Mısırlı bir alimin Kur’an’da kadının yerini açıklama çalışması
Mısırlı akademisyen, yazar ve tercüman Dr Fevziye El Eşmavi geçen ay hayatını kaybetti. Cenevre Üniversitesi’nde Arap edebiyatı ve İslam medeniyeti profesörü, Mısır Vakıflar Bakanlığı’na bağlı İslami İşler Yüksek Konseyi’nin eski bir üyesi aynı zamanda bir UNESCO danışmanlığı görevlerinde bulundu. Eşmavi, hayatını Kur’an-ı Kerim’in dini hitabı, dini hitabın modernliği, dini hitabın tefsirinde aklın önemi ve Kur’an tefsiri ile kadının seçkin konumunun incelenmesine adayan şahsiyetlerden biri olarak kabul edilebilir. Aynı halde İslam’da ve özellikle Mısır’daki mevcut İslam toplumlarında kadının öne çıkan konumu, kadınları koruyan yasaların onaylanmasının gerekliliği ve İslam’ın kadınlara karşı gereksiz kısıtlamalar getirilmesine karşı olduğunu vurgulamaktadır.
Fevziye Abdülmenam El Eşmavi 1940 yılların başında İskenderiye’de dünyaya geldi. 1965 yılında İskenderiye Üniversitesi’nden Fransız Dli ve Edebiyatı bölümünden lisans derecesi aldı ve ardından eğitimine devam etmek için Cenevre’ye gitti. Doktorasını “Nacib Mahfuz’un eserlerinde bir vaka çalışmasıyla Mısırlı kadınların statüsünün evrimi” konusunda aldı. Cenevre Üniversitesi’nde yardımcı doçent olarak çalıştı daha sonra aynı üniversitede profesör olarak emekli oldu. UNESCO, Mısır Vakıflar Bakanlığı, Mısır ve Suudi Arabistan Büyükelçiliği ve diğer kurumlarda görevler üstlendi. Bu önde gelen İslam araştırmaları profesörü geçen ay 80 yaşında Cenevre’de öldü.
Onun en önemli eseri ‘Kur’ani Hitapta Kadın’ kitabı sayılabilir. Hz. Muhammed’in (s.a.v) Mekke’de bulunduğu süre boyunca müşriklerin yoğun muhalefetiyle karşılaştığını ve bu muhalefetin çatışma ve savaş noktasına vardığını, bu nedenle Mekke’deki Kur’ani hitap, insanlara tevhidi tanıtma olarak kabul edilebilir. Bu devirde kadın toplumda önemli bir rol oynamamış ve Mekki surelerde kadın erkeğin gölgesinde kalmıştır. Bu sûrelerde sadece peygamber eşleri veya firavun eşleri olarak bazı kadınlardan bahsedilmektedir.
Fakat Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) Medine’ye hicretinden sonra farklı bir toplumla karşı karşıyayız. Kültürel çeşitliliğe sahip bir toplum ve burada Kur’an ayetleri kadını erkeğin yanına yerleştirir. Medeni ayetlerde müminlerin erkeklerin yanında mümin kadınlar (müminat), Müslüman erkeklerin yanında da Müslümanlar kadınlar (müslimat) zikredilmektedir.
Genel olarak Kur’an’ın Medeni surelerde kadınları erkeklerle aynı sıraya koyduğu söylenebilir. Şöyleki Mümtehine ve Mücadele suresi gibi bazı sure ve ayetlerin kadınlara ayrılması gibi.
En çok konuşulan başlıklar 