IQNA

İran'da "Hanefi Sünnilere göre İslam'ın Siyasi Sistemi" konulu bir konferansı düzenlendi

14:09 - May 31, 2022
Haber kodu: 3476322
İran sünni din alimi Ubeydullah Badpa, "Hanefi Sünnilerin bakış açısına göre İslam'ın Siyasi Sistemi" başlıklı konferansta yaptığı konuşmada İslami açıdan hükümetin oluşumu hakkında üç görüş dile getirerek, dinin asıl amacının bir hükümet kurmak olmadığını vurguladı.

Hanefi Sünnilere göre İslami siyasi sistemin özellikleriİran'ın Zahedan kentinde "Dar al-Ulum Medresesi"ne hadis profesörü olan Ubeydullah Badpa, Kum’daki Yakınlaştırma Çalışmaları Araştırma Merkezi'nde İslam dinleri alimlerinin katıldığı "Hanefi Sünnilerin Görüşünde İslam'ın Siyasi Sistemi" konulu bilimsel bir konferansta görüşlerini dile getirdi.

İslam, Allah’ın son ve en eksiksiz dinidir ve tüm İslam mezhepleri, İslam dininin, siyasetin ve siyasi bir sistemin oluşumunun kesinlikle bir parçası olduğu hayatın tüm yönlerini içerdiğine inanır. Peygamber Efendimizin (s.a.v.), halifelerin, imamların (a.s) ve müçtehidlerin hayatları bunu ispatlayan sebeplerden biridir. Ancak müçtehitler, siyasi sistemin İslam'daki yeri hakkında üç görüş dile getirmişlerdir.

Birinci görüş, din ve siyasetin ayrılması görüşüdür. Bu görüşe göre dinin, laik bir görüş olan bireylerin siyasi ve sosyal yaşamıyla hiçbir ilgisi yoktur. Bu görüşün temel nedeni, İslam'ın Hristiyanlık ve Yahudilik ile kıyaslanmasıdır. Hristiyanlık ve Museviliğin dini liderleri, din adına kendi takipçilerine baskı yaptıkları için, bazı eğitimli insanlar da İslam hakkında aynı fikre sahiptir.

İkinci görüş, birinci görüşe tamamen zıttır ve siyasetin dinin amacı olduğunu söyler. Bu görüşe göre, Allah'ın dini, bir devlet kurmak amacıyla her zaman peygamberler tarafından gelmiştir. Devlet yoksa dinin de bir değeri yoktur.

Üçüncü görüş, siyasetin dinin asıl amacı olmadığını, dininde güzel bir şey olduğunu söyleyen orta görüştür. Başka bir deyişle, hükümet kurmak din açısından önemli ve arzu edilir, ancak asıl amaç bu değildir. Bu farklılıklar prensipte mutlak bir hükümetin kurulması değildir çünkü herkes bir hükümetin olması gerektiğine ve gerekli olduğuna inanmaktadır.

Çoğu Sünni ve Hanefi alim, hükümetin İslam'daki ana hedef olmadığına inanıyor. Bu grup, dinin amaç ve gayesine istinaden bazı ayet ve hadisleri aktarmaktadır.

Zâriyât Suresi 56. ayetinde şöyle buyurulur: "Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım". Yani cinleri ve insanları yaratmanın amacı Allah'a ibadet etmektir.

İkinci sebep ise, dinin peygamberlere vahyedilmesinin asıl amacının devletin kurulması olduğunu söylersek, peygamberlerin çoğu devlet kurmayı başaramamıştır. Peygamberlerin tarihine bakılırsa az sayıda peygamber böyle bir amaca ulaşmıştır.

Üçüncü neden ise, hükümeti asıl ve gerekli kılan ikinci görüşün, ibadetin itibarının göz ardı edilmesine yol açmasıdır.

Hakimin Müctehid olma şartı tartışmalıdır. Hanefiler ve bazı Maliki alimleri, içtihadın bir hükmetme şartı değil, bir öncelik şartı olduğuna inanırlar.

Siyasal sistem meşruiyet kazandıktan sonra, halkın yönetimdeki rolünü açıklamalıyız. Kesin olan şeylerden biri, tahakkümün sadece Allah'a ait olduğu ve hükümdarın, Allah'ın yönetimdeki hakimiyetinin uygulayıcısı olduğudur. Bu açıklama, halkın hükümetteki konumunu netleştirir.

Yakınlaştırma Çalışmaları Enstitüsü, İran'ın Kum kentinde İslam mezheplerinin takipçileri arasında birlik ve anlayışı derinleştirmek ve İslam medeniyetinin başarılarını tanıtmak ve İslam düşünürleri arasında fikir alışverişi için bir platform oluşturmak amacıyla faaliyet gösterir.

4060186

Etiketler: hükümet ، siyaset ، hanefi ، din
captcha